Bülbülü Öldürmek

Okumayı seven herkesin ortak alanı. Kitap tavsiyeleri, kitaplar ve yazarlar üzerine sohbet ve tavsiye alanıdır...

Moderatör: deanspie

Kullanıcı avatarı
nscckts
Site Admin
İfadeler: 42209
Mesajlar: 16866
Kayıt: 25 Ara 2022, 22:53
Konum: Gaziantep
Ruh hali:
Teşekkür etti: 2173 kez
Teşekkür edildi: 7748 kez
Burç:
İletişim:

Bülbülü Öldürmek

#1

Okunmamış mesaj gönderen nscckts »

Kendinizi, annesiz büyümüş 9 yaşındaki bir kız çocuğunun yerine koyun. Eksik ve yarım bir hayat yaşıyorsunuz, anne sevgisi nedir hiç bilmiyorsunuz. Tutunacak tek dalınız, güçlü babanız ve ağabeyiniz. Siyahilere karşı ağır ırkçılığın yapıldığı bir ülkede yaşıyorsunuz, üstelik avukat babanız bir siyahi savunucusu… Hayal etmek zor değil mi? Bir insan, ten rengi koyu diye ölmeyi hak eder mi? Bülbülü Öldürmek, yazar Harper Lee tarafından 1960’ta yayınlanan ve bir çocuğun gözünden dünyayı anlatan dramatik bir eser. Çıkış yaptığında oldukça ses getiren kitap, edebiyat dünyasının en önemli ödüllerinden biri olan Pulitzer ödülüne layık görüldü.

Harper Lee; ırkçılık, adalet, aile ve önyargı gibi birçok kavramı derin bir biçimde kalbinize işliyor. Yaşınız kaç olursa olsun, eseri okurken hepiniz bir çocuk oluyorsunuz. 9 yaşındaki kız çocuğu Scout’un anlatımıyla şekillenen bu kitap, dünyayı tamamen küçüklerin gözünden görmemizi sağlıyor. Toplamda 355 sayfa olan Bülbülü Öldürmek, insan önyargısının bazen adaleti bile susturacağını sert bir biçimde yüzümüze çarpıyor.

Kitabın anlatıcısı ve aynı zamanda ana karakteri olan Scout 6 yaşında bir çocuktur. Scout, küçük yaştayken annesini kaybetmiş, babası Atticus ve abisi Jem ile büyümüştür. Scout ve Jem, okul dışındaki vakitlerinde sık sık oyunlar oynamakta ve türlü türlü yaramazlıklar yapmaktadır. Bu iki kardeşin babası olan Atticus ise bir avukattır.

İki kardeşin yapmaktan en çok zevk aldığı şey, komşuları Radley ailesi hakkında hikayeler uydurmak ve evin oğlu olan Boo Radley ile dalga geçmektir. Bir gün, Scout’un babası Atticus’a bir dava dosyası gelir. Atticus, beyaz bir insana karşı tecavüz ile suçlanan siyahi bir insanı savunacaktır ancak ülkedeki ırkçı tavırlar tüm ailenin sıkıntı yaşamasına sebep olur. Scout ve Jem, bu dava yolunda birçok kez hakarete maruz kalırken babaları Atticus, davayı bırakmamaya kararlıdır. Ancak davanın sonunda ölüm olacağını kim bilebilir?

Hikayenin anlatıldığı dönemde Scout okula başlar. Bu sırada babası, kendisine gelen dava ile oldukça meşgul olur. Davalı siyahi Tom Robinson, Bay Dewell’ın büyük kızına tecavüz etmekle suçlanmaktadır. Davacı Bay Dewell ise çocuklarına şiddet uygulayan ve başka insanlara saldıran kötü şöhretli bir insandır.

Atticus, davayı detaylıca araştırmaya karar verir ve karşı tarafın ifadelerinde birçok tutarsızlık fark eder. Ayrıca Dewell’ın kızına yapılan tıbbi inceleme sonucunda herhangi bir tecavüz izine de rastlanmaz. Atticus artık Tom Robinson’un suçsuz olduğuna kesin olarak inanır ve bunu kanıtlamak için elinden geleni yapmaya karar verir. Maalesef ki işler tam da bu noktada kötüleşmeye başlar ve Scout ile abisi Jem, babaları siyahi birini savunduğu için defalarca zorbalığa maruz kalır.

Dava günü gelip çattığında Atticus, tüm kanıtları yeterli bir biçimde mahkemeye sunar. Ancak sırf Tom siyahi olduğu için, jüri onun suçlu olduğuna kanaat getirir. Jürilerden bazıları Atticus’u desteklese de birçoğu siyahilerin ahlaksız olduğunu savunur. Ardından Tom Robinson, idam cezasına çarptırılır.

Atticus, Tom’un aklanacağına inanır ve davayı ileriye taşımaya karar verir. Ne yazık ki Tom, kaderinin beyaz insanlara bırakılmasını istemediğini söyleyip hapishaneden kaçmaya çalışır ve bu esnada öldürülür.

Atticus, çocuklarına iyi bir örnek olabilmek ve onlara insanlığı öğretebilmek için elinden gelenin en iyisini yapar. Bir süre sonra insanlar, Tom’un suçsuz olduğuna inanmaya başlar ancak iş işten geçmiştir. Değişen düşünceler ve kırılan önyargılar, davacı Bay Ewell’ın canını sıkar. Bay Ewell, kendisine gelen eleştirileri kaldıramaz ve birçok kez Atticus’u ölümle tehdit eder.

Bir gece Jem ve Scout, okul eğlencesinden eve dönerken birisinin kendilerini takip ettiğini fark eder. Çocuklar ne olduğunun farkına varamadan saldırgan, Jem’e saldırarak kolunu kırar. Kardeşine yardım edemeyen Scout ise birkaç bıçak darbesi alır. Ancak giydiği kalın kostümden dolayı, hayatta kalmayı başarır. Bu sırada saldırgan, bıçağın üzerine düşerek hatayla hayatına son verir. Çocuklar yaşadıkları olayın şokunu atlatamamışken biri onları kucaklar ve evlerine götürür. Bu yardımsever kişi ise kardeşlerin dalga geçtiği Boo Redley’dir.

İki kardeşe saldıran kişinin davacı Bay Ewell olduğu anlaşılır. Irkçı adam suçunu kabullenemeyip çareyi 2 masum çocuğa saldırmakta bulmuştur.
0


Her insan yapmadığı tüm iyiliklerden sorumludur.

Cevapla